burası Bağdat Caddesi'nde kokoş bir kuaför salonu.Sevmem ben böyle yerleri gitmem de.Ama o gün arkadaşıma eşlik etmem lazımdı gittim.Cebindeki cüzdan diğerlerinden daha şişkin diye kendilerini üstün insan sanan tiplere oldum olası gıcığımdır.Ne yazık ki günümüz dünyasında para her şeyi sağlıyor insanoğluna.Ama ben ve benim gibiler için insan olabilmek hala en büyük zenginlik.Velhasılı kelam,baktım hatunlar sanki atomu parçalamışlar,kansere çare bulmuşlar,kuraklığı yok edip Afrika'yı doyurmuşlar gibi bir havalardalar, ben de o sırada kahve içip ,için için kudurmaktayım.Kahvenin sıvı kısmı bitip telveye ulaştığımda ;gölgelerin gücü adınaaa,deliliğim geldi savulun artııkk,diyerekten kahve telvesiyle dişleri,kaş boyasıyla kaşımı gözümü boyayıp oturdum koltuğa.Ciddi ciddi de sohbet ediyorum.O arada hatunlar birer birer beni fark edip şoka giriyorlar,eller ayaklar karışıyor,suratlar donuyor falan.Deminden beri de iki lafın başına doktor olduğunu sokuşturan bir hatun var ,güya kuafördeki diğer hatunlara üstünlük taslıyor.Halbukim hepsi de üstün yetenekli insanlar,o kansere çare buldu ama bir diğeri de atomu parçaladı falan ya,hatunlar ha bire birbirlerini süzüp hırslanıyorlar.O doktorum diyor,öbürü gereksiz yere lui viton çantasını karıştırıp duruyor,beriki sıvarovski taşlarla kaplı ayfonuyla oynuyor ,bendeniz cennet kuşu da kakılmış modunda arkadaşlarımla sohbet ediyorum.Tam bu sırada kendisi de doktor olan arkadaşıma telefon geliyor ve bir hasta bir şey soruyor.Ben de o anda salonun bir köşesine gitmiş dergi alıyorum.Arkadaşım hastayı bana danışmak istiyor ve sesleniyor,"doktor hanıımm,bir bakar mısınız?Hastamda falan filan var da,şunu yapmıştım düzelmemiş de,siz ne önerirsiniz,sizin falan hastalıktaki tecrübeleriniz benden çokya" ,ben şu yukarıdaki suratın üzerine doktor kimliğimi oturtup başlıyorum latince döktürmeye.Salonda bir anda nefesler tutuluyor,o şaşkın,alaycı,hor gören gözlerde çeşitli seviyelerde çeşitli duygu dalgalanmalarını izliyoruz.Hastaya önerilerimizi iletip telefonu kapıyoruz ve üçümüz de kahkahayı basıyoruz.Çarçabuk yüzümü temizliyorum ve patlamadan önce alel acele çıkıyoruz salondan.Dışarıda gülmeye devam ediyoruz,zavallı üstün yaratıklar bu şoku uzun süre atlatamamışlardır herhalde.
Ben ne insanlar gördüm üstlerinde elbise yoktu,ne elbiseler gördüm içinde insan yoktu.Ben eylemlerimi zaman ve mekan tanımadan yaparım.Evdekiler de alıştı artık,eşim güneşim bile bazen bana eşlik eder ,ama çocuklar dellendiğim zaman mutlaka bana katılırlar.
burada yeğenimle ünlüü bir kebapçıdayız,metre metre kebapların yendiği hafif kalontor muhabbetin döndüğü bir mekan.Karşı masadaki bol pırlantalı ablayla göz göze geliyoruz ara ara,biz azmışız iyice,ablam yeterin ya,yemek yiyemiyorum diyor,ama delilik geldi gitmiyor.
İnsan kendisini eleştirebildiği,kendisiyle dalga geçebildiği ölçüde iyi insandır bence.Ben oldumlar,ben neyim be ler,ben var ya ben enn ler insanı küçülten basitleştiren şeylerdir.Sürekli hatasız ve güçlü bir görünüm vermeye çalışmak,ulaşılmaz olmak,her şeyin en iyisi olduğunu düşünmek ,içten içe kemirir sizi ,tıpkı ağaç kurdu gibi.Kimse hiçbir şeyin en iyisi olamaz.Herkesin de yeri dolar ayrıca,
Malına güvenme bir kıvılcım yeter,güzelliğine güvenme bir sivilce yeter.Bak dişimin ucu kırılmış,maymuna dönmüşüm.Ama böyle de ben benim gene.
Aslında bakmayı bilene çirkin diye bir şey de yok.Ben her konuştuğum insanın yüzünde bir güzellik görürüm.Falanca ne kadar güzel dediğimde bana gülen kişileri anlamam sıklıkla.Kafamıza işlenmiş standart güzel şeması ne kadar da yanıltıcı oysa.İnsan için,hayvan için,doğa için çabalayan; kendinden bir şeyler katan insan kadar güzeli var mıdır??Eğer güzel tanımı standartsa niye her sene bilmem kaç tane güzel seçerler,neden herkes aynı adam ya da kadına aşık olmaz??Mecnun 'a sormuşlar,"Leyla Leyla diye delirip çöllere düştüğün bu muydu?" diye,"siz onu benim gözümden gördünüz mü" demiş.
bak benim keratalara,vermezler şööyle afili pozlar,hep böyle anaları gibi yamuk yumuktur fotoğrafları.
Ama bizim evde süs püs bilgiyle ve iyi insan olmakla ölçülür.Kültür ve ahlak makyaj ve giyim yerine geçer.Yok ne yazık ki Ferrari'sini satan bilge ayarında yaşamıyoruz.Çünkü daha gençler,bazı şeyleri de yaşamaları ve tatmaları lazım.Ama aşkım güneşim ve ben ,çocuklar kendi başlarına ayakta durmaya başladıklarında tam da o modda yaşayacağız,hayaller bu yönde.
Koca kişisi Kadıköy'de yürümekte,şapka Beliz'in,sokakta kavga ediyorlar sen takacaksın ben takacağım diye.Körle yatan şaşı kalkar,oysa ki ne akıllı ne ağır adamdır benim kocam.Onu da delirttik.
Bu da bizim Çapi.Çapulcudur kendisi,adı da oradan gelmekte.En az bizim kadar delidir,evde topluca azıldığı zamanlarda o da hoplayıp zıplayarak olaya eşlik eder.Babasıyla güreşir,top oynar.Abisinin parmağını emer.Hıhı evet,annesiz bir yetim olduğu için hiç emmemiş o yüzden hala parmaklarımızı emer.Bak mesela,iyi insan olma yolunda Çapi de çok şey öğretmiştir bize.Kendimizi bildik bileli hayvan severiz ama Çapi sayesinde sokaktaki canlara karşı daha hassas olmayı öğrendik.Yaralı hayvan görünce apışıp kalmıyoruz örneğin,belediyeyi aramayı akıl ediyoruz.Çapi'ye mama alırken sokaktaki kardeşleri için de kocaman bir poşet alıp bagaja atıyoruz.Çapi bizi eğitiyor,hayvanlarla iletişim kurma becerilerimizi geliştiriyor.
Yaa işte böyleeee,ooo amma dağılmışım oradan buradan.Yani biz iyi insan olmaya,iyi insanlar yetiştirmeye çalışıyoruz.Hata da yapıyoruz,haksızlık da.Ama yaptığımızı farkettiğimizde ,yanlışlarımızı düzeltmeye çalışıyoruz.Deli bir aileyiz,deli olmayı seviyoruz.Ay bari bir de düzgün bir fotomu koyup olayımı sonlandırayım,
33 yorum:
Allah aşına bi baş bi son foto insanı şapşik yapıyor:) o kadar güzelsin ki,kalbinden de pay vardır tabi:))
Allah gönlüne göre versin,
sevgiler
İsmini aradım ama bulamadım.Amaa daha güzel bir şey buldum canım hemşirem.Çook teşekkür ederim,dedim ya yazımda,güzel bakan göz güzel görürü.Hoş geldin dünyama,iyi ki geldin,ben de seni keşfetmiş oldum.
Eeee bosuna dememisler deli deliyi tekkede bulur diye:)) Bende diyorum niye hemen kanim kaynadi sana:))
O anlattigin guzellik anlayisi var ya keske herkes olcut olarak onu alsa, dusunsene dunya ne kadar guzel bir yer olurdu.
Ben sizin hem nasil cilgin bir aile, hemde nasil guzel yurekli oldugunuzu bizzat gordum.
Dis guzellikler gelip gecici onemli olan ic guzelligi.
Hem sen ne kadar ugrasirsan ugras cirkin olmak icin, gozlerinde isilti anlatiyor senin gercek yuzunu:)) O yuzden diyorum ki zor-la-maaaa :)
Seviyorum bu deli-dolu aileyi. Hepinize kocaman sevg ve opucukler...
Sayfaya girdim. Tövbeler olsun yarabbi ne oldu bu kadına dedim. Sonra okudum.Gülmekten öldüm. Ama Delikanlı kadınsın vesselam. Parasıyla puluyla, insan kılığında hissedenlere iyi bir ders vermişsin. Nefret ediyorum böyle yaratıklardan. Havayla civayla hiç işi olmayan mütevazi, yüreği aydınlık arkadaşım benim. Keşke herkes senin gibi elindeki değerleri hazmetmiş insan olsa. Senin gibi mütevazi olsa. Delikanlı olsa. O zaman etrafımızda böyle maymunlar olmazdı. Güzel ailenle birlikte hep güleceğiniz, bol bol çılgınlıklar yapacağınız uzunnn yıllar diliyorum. Enerjin hiç bitmesin. Çılgın kadın.
Ben girip-çıkamadım bloga, ne güzel bir yermiş burası. :) Bende keşfettim, ve keyifle okudum. Sevgiler!
Ahahahaaaa :)))
Çok güldümmmm, heleki o kuafördeki olaya :))
Deliler cennetlik ben onu bunu bilmem :))
Sevgiyle ve de şen kahkahalarınla kal hep ♥
Ben çiçeklileri Renklileri Delileri severim, Bir de delilikleri. Özdemir Asaf
Deli kadınsın sen,bu yüzden seviyorum seniii...Söylediğin her şeye katılıyorum,bizim için de en önemli şey erdem sahibi olmak...Benimkiler biraz ağır kalıyorlar ama bana da uyuyorlar....Sevdim sizi,harikasınız..
Süper bir ailesiniz, hep böyle neşeli, anlayışlı, hayata açık kalın!
Uyy,senin o güzel bakan turkuaz gözlerini yirim,Mevlüdem,üçüncü kızkardeşim benim
Canımsın Fundacığım,harbi insan harbi insanı seviyor işte,duygularımız tastamam karşılıklıdır,eyvallah aplacıımm :))
Ayy Ersin kardeş,keşki yarın falan gelseydin,bugün biraz dağınığım ben.Yani salon kadını havamda olduğum bir gün gelseydin keşke de havam olsaydı :)) Böyle deli deli karşıladık seni ailecek.Eh misafir bulduğunu misali,hoş geldin sefa geldin kardeşim.
Heheheee,yani biraz yaşlandım ama hala Oytun'la senin kadar deliyim ben de,hep gülelim böyle
Bak şimdi,e sen beni anlatıyorsun ya Nurayım; çiçekler,renkler ve delilik.Benim özet halim bu.
Kız valla deliyim,bizim aileden geliyor;baş deli annem,sonra yavru deliler biz üç kızkardeş.Kardeşimin eşi der ki;üç deli,üç kedi, bir Neriman Köksal.Yani üç deli biz kızkardeşler oluyoruz,üç kedi kardeşim üç Siyam'ı,Neriman Köksal da annem.Çocukcağız evlendikten bir kaç ay sonra uydurdu bu tekerlemeyi.Annem acayip benzer Neriman Köksal'a.Kız ben de seviyom seni bea.
Sağol kuzum,darısı başına,şööyle çoluk çocuk,kedi köpek :))
Aplan kurban olsun gülüm :)))
şirinler ailesiiiiii :) deli doktor kikiki :)
Hihihihhiii,doktor deli hakikaten.Ama sen kibarlık yapmışsın şirinler diyerek.Aramızda kendimize camış ailesi diyoruz biz.Çünküm arada kayışı koparıp camış gibi yiyoruz.Ayda bir falan yani.Gerçi bu aralar herkes diyette,yazın kayışları biraz sık aralıklarla koparmışız da ;))
bayıldım ben sizin aileye komşu olabilirmiyiz:))
"Kültür ve ahlak makyaj ve giyim yerine geçer" ah ah keşke herkes böyle düşünebilse ve çocuklarını bu yönde eğitebilse..
duyarlı, güzel gözlü anne ve ailesine kucak dolusu sevgiler yolladım..
İsterim valla,hemen olalım.Atamıza yaraşır evlatlar yetiştirmeye çalışıyoruz işte,mükemmel olamıyoruz ama çabalıyoruz işte :))
Ne güzel bir yazı, ne kadar keyifli fotoğraflar... Neşeniz her daim bol olsun. Yüzünüzden gülücük, dişlerinizden telve eksik olmasın ;D
Ne tatlı bir yorum bu,sağol çakıl taşı,hepberaber inşallah
:) Mevlüdenin blogundankeşfettim sizi. Ay ne güzel ne samimi bir yazı bu. Özlemişim gerçekten hemen alıyorum takibe. Sevgiler
Hoş geldiniz,hemen geliyorum ben de size.
Yeminle bir filmden kare sandım çok hoşsunuz doğalsınız ne kadar önemi var bilmem ama benden size 10 puan .... pisiye hayran oldum onun güzelliğini şekerliğini hamm yaparım yıllar sonra bende ilk kez evde büyütmeye başladım biraz zor ama atlatacağım inşallah sevgi ve selamlar ...
Çook teşekkür ederim,puanınız çok çok önemli ona da teşekkür ederim.Kedi büyütmek çok kolay ki,eğer yaşadığınız sorunlar varsa yardımcı olurum seve seve,siz yeter ki sevin onu.Bir de youtubedan Jason Galaxy izleyin bol bol,kediler hakkında süper tavsiyeleri var .Bu arada Çapi de öpüyor ellerinizden :))
Ay allaaam, manyaksin yaa, bayildimmmm:) Yüzümde kocaman siritmayla izledim resimleri. Her eve lazimsin sen. Ikiz olmasak da, kesin bir akrabalik var biyerlerden, eminim:))
Bir de nasil güzelsin...maasallah. Ama isin en güzel tarafi icinin de bir okadar güzel olmasi. Ay ne iyi olmus da tanimisim seni, seviyorum bu blog dünyasini, interneti ben yaaa:) Kocaman öpüyorum sirinlik abidesi seni.
Hihihihiii,o hisler tamamen karşılıklı,bak benim yazdıklarımı bana geri yazdın farketmeden.Dedim ya,ulen yakını göremiyom ama bu kadar da değildir yav....
Maşallah size egolarından arınmış güzel aile :) Herkes iyi yanlarını görebilir hatta kendini mükemmel sanabilir ama asıl yanlışlarını görebilmek kendini olduğun gibi kabullenmek büyük erdemdir. Hep böyle mutlu ve huzurlu olun inşallah :)
Amiin,sağol Handeciğim :))
Hahahaha:))))Deli kızzzz:)))))yerim senin gibi deliyi:))keşke herkes böyle olsa:)harika bir ailesizin bayıldım fotoğraflara, kuafördeki olaya da, Çapi benim Bücürük'e de çok benziyor tıpatıp..pembiş burnundan öptüm onu:)
sevgiler :)
Ama yani,hak edene hak ettiğini vereceksin değil mi,en iyi sen yaparsın bence bu işi,sayfandan belli.Ben de blogumda değil ama gerçek yaşamda yaparım hatta çok tepemi attıranı laflarımla ısırıveririm.Efenim,takdirlerinize şayan olmak ne bütük şeref...Senin kesin de bu tür değil mi,Van kedisi kıması bunlar biliyor muydun?En zeki ve sevgi dolu kedi türlerinden biri.Bir özellikleri de suyu sevmeleri,benimki suyla oynamaya bayılır mesela,domates ve kayısı favorileridir.Karpuz için tişörtümü parçaladığı olmuştur.Oyyy can o can,ben de senin Bücürük'ünü yirim.
Yorum Gönder