6 Ocak 2021 Çarşamba

KARLAR DÜŞER BEN GÜLERİM

                                Yıllar sonra nihayet karlı bir kış geçiriyoruz dostlar. Buraya taşınırken en çok da, karlı geçecek kışlar hayaliyle coşmuştum. Çocukluğum Ankara ve Bitlis’te geçtiği için, kış demek kar demek benim için. Hem de öyle böyle değil, en az dört beş ayı karlı geçen bir kış demek. Ankara’da burnumuzda sümüğümüz donardı, Bitlis’te boyumuzca kar tünellerinin arasından okula giderdik. Hatta Bitlis’teki kara bot falan dayanmazdı, kara lastik giyerdik. Ardından yaşadığım Bursa ve İstanbul’da ise bazı yıllar kara doyduk, bazı yıllar yağmur bile görmedik. Buradan hareketle, kara ve kışa hasret bendeniz, büyük bir coşkuyla geldim buraya. Heyhat son dört yıldır, sadece Şubat Ayı’nda bir ya da iki gün kar gördüm. O da, sabah yağdı, akşama hiçbir şey kalmadı. Ancak ne hikmetse, bu sene daha Aralık ortasında kar görmeye başladık. En güzeli de, yılbaşında kar yağmasıydı. Yetmedi, yağmaya devem ediyor kerata. Öyle bir metre falan kar yok tabii ama sağda solda, ağaç dallarında, çatılarda incecik de olsa, o beyaz örtüyü görmek çok güzel. 

                                İstanbul’da kar yağdığında çocuklarla birlikte mahallemizi gezer, uygun yerlere kuru kedi ve köpek maması, evde yapılmış yal bırakırdık. Belediye temizlik görevlilerine de rica ederdik, mamaları süpürüp atmasınlar diye. Hoş, karsız günlerde de besleme yapardım ben ama o belirli noktalarda olurdu. Kar yağınca daha sık ve daha yakın mesafelere mama bırakmak gerekiyor. Çünkü soğukta aç kalırlarsa donma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyor can dostlar. Burada sokak hayvanı yok, dolayısıyla besleme yapmıyoruz. Ancak sizler etrafınızdaki canlar için bir kap mama ve su bırakabilirsiniz. İlla kuru mama olmasına da gerek yok. Biraz ekmek, biraz süt, biraz da sıvı yağ karışımıyla yüksek enerjili ve de doyurucu bir yal hazırlayabilirsiniz. Sıvı yağ hem enerji verir, hem de yalın donmasını önler. Ayrıca yağdan gelecek enerji sayesinde üşümezler ve dolayısıyla donma tehlikesi en aza iner. 

                               Sizlere de bol karlı ama dondurmayan bir kış diliyorum, sokaktaki sessiz çocuklarımızı, can dostlarımızı da unutmayın diyorum. Ve, buyurun karlı manzaralara;









37 yorum:

Kaystros Tyrha dedi ki...

Kar manzaraları çok hoş Sevda Hanım:) Keşke göründüğü gibi kalabilse. Belki sizin oralarda daha uzun kalıyordur. Karı ilk gördüğüm Ankara geliyor aklıma. Kar yağışı, her tarafın beyaz bir örtüyle örtülmesi güzel ama ertesi günü hava birden ısınır, cadde ve sokaklar çamur deryasında dönerdi. Eğer kaldırımlar hemen temizlenmezse buz üstünde kayan kayana:) Bizim buralarda kar yok daha. Fazla bir beklentimiz de yok zaten ama hiç olmasa yüksek yerler yağsa biraz, barajlar minimum seviyede. Tadını çıkarın, sevgiler:)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Eskiden diz boyu kar olurmuş ve günlerce kalırmış. Şimdi öyle değil, zaten yukarıda da yazdım, bu seneye kadar sadece yılda bir iki gün yağıyordu. Sabah yağıp, akşama eriyordu. Bu sene bol bol yağıyor ama akşama doğru eriyor. Aslında siz çalıştığınız doğu bölgelerimizde güzel kar görmüşsünüzdür, Ankara’da kardan çok buz olur haklısınız. Sevgiler bizden de.

Bonheur dedi ki...

Ne güzel kar görmek. Biz de hasretiz hala. Hatta bırakın karı bahar havası var. Her gün üzülüyoruz değişen bu iklim düzenine. Her sene daha da kötüleşiyor. Sonumuz hayır olsun diyeceğim ama bu kirlilikle çok zor. Umarım insanlar akıllanırlar bir an önce.

tosbağa günlüğü dedi ki...

süt, sıvı yağ, ekmekle yapılan mama tarifi öyle işime yarayacak ki. çok teşekkürler..

bücürükveben dedi ki...

Ben de çocukluğu Erzurum ve Ankara'da geçen biri olarak karı çok seviyorum Sevdacım, doktorcum. Valla şaşkınım Ankara'da bu aylar diz boyu kar olmalıydı ama bahar gibi :( bu arada oraya da dediğin gibi çok yağmamış ona da şaşırdım. Kedişlere, köpişlere çok üzülüyorum:( bizim sokakta benden başka ilgilenen, su koyan bile yok:( Sevgilerimle:)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Evet durum çok kötü ancak aldıran yok, pandemi bile akıllandıramıyor insanları. İnşallah maşallah demekten başka bir şey yapamıyoruz. Kişisel çabalarımız ise çok çaresiz kalıyor bu büyük yıkımda 🤷‍♀️ Seviler, selamlar.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Çok sevindim, süt yerine et suyu, ekmek yerine makarna, içine haşlanmış yumurta vs şeklinde çeşitlendirip, daha besleyici yallar da yapılabilir. Ama bu yazdığım acil zamanlarda çok işe yarıyor gerçekten. Asıl ben size teşekkür ederim sokaktaki çocuklarımızı düşündüğünüz için. Allah razı ve yardımcınız olsun. Sevgiler, selamlar.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Yok Müjdem, yağmıyor buraya da. Hakikaten bu mevsimde Ankara’da kalın bir kar tabakası olurdu, çocukken hatırlıyorum, hele Erzurum’da karda açılmış tüneller arasından yürürsün. Aslında kar yağınca hava yumuşuyor, o keskin soğuk kalmıyor. O zaman zavallı hayvancıklar daha az üşüyor ama nedense insanlar kar yağınca düşünüyor hayvanları. Aslında haklısın, pek de kimse düşünmüyor. Gene sen, ben üzülüyoruz. Allah sana güç, kuvvet ve para versin Müjdem, böylelikle o Canlar da gün yüzü görsünler. Öptüm çok çok ikinizi de 😍

*mehtap dedi ki...

BU yıl tüm dünyada ılıman bir hava hakim ,orası kesin galiba. Hastalıkla boğuşuyorlar bir de karakışla mücadele olmasın dedi galiba Yaratan.. Kar ve soğukla pek aram yoktur. Ankara ve Artvin'de yaşadım bende bol karla geçen çocukluk yıllarını. Oğlum çok sever o da Bursa'da kar çok yağar diye hevesle gitti ama sanırım 5 yılda bir kışı tam karlı geçirdiler. Hava hala güzel buralarda. Şu an cam açık oturuyorum,günlük güneşlik bir ocak ayı:)
Resimlere teşekkür, çok güzel ve sakin ortamlar.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Bursa’da öyle çok kış olmaz. Yirmi iki yıl yaşadım orada, toplam dört ya da beş kez kış görmüşümdür. Kar görmek için Uludağ’a çıkmak lazım. O da bir sürü tantana, bir yığın ‘param var yaşıyorum’ insanına maruz kalmak falan demek. Bizim çocukluğumuzda dağ herkesindi, şimdi parası olanın. Bugünlerine her şeyi kapitalizme bağlıyorum, farkındayım ama sanırım para ile mevki, imtiyaz, ahlak ve hatta cumhuriyeti satın alanlara olan gıcığımdan dolayı fazlaca yükselmiş durumdayım. Kusura bakmayın artık 🤗. Çok selam.

Sadece C. dedi ki...

Ankara, Bursa, İstanbul da ortak şehirlerimizmiş :) İstanbul'un karına bir defa denk geldim, diğerleri sulusepkendi ama Bursa'nın karını doya doya yaşadım, Ankara'nın kar değil de buzu beni çok gerdi özellikle adı lazım değil süperzeka bir belediye başkanı tarafından sokaklar cam gibi tuhaf bir mermer midir nedir öyle bir taşa dönüştürüldükten sonra, Ankara tam bir buz pateni sahası oldu ve sanırım Ankara'da bir defa olsun bir kemiğini kırmamış kimse kalmadı..
Münih genelde karlı olur hatta kar Aralık'ta bir başlar Mart'a dek sokaklar hep beyazdır ama dediğiniz gibi son 4-5 senedir kar olmuyor ve herkes çok üzülüyordu. Dün tüm mahalle aynı tepeciğe gidip (valla corona falan yalan oldu) kızaklarla surf board'larla kaydık.. En çok da sanırım yetişkinler zevk aldı :)))

Sadece C. dedi ki...

Buna ben pek katılamayacağım :)) Ama Bursa'da karın olduğu semtler vardır, dağ eteği farklıdır güney semtler farklıdır. Mesela Çekirge'yi fırtına götürürken aşağıda Kükürtlüde serpiştirmiş geçmiş olur, Hürriyet bulutludur :) Hele yıldırım bilirsiniz zaten dağın altı, kızık köylerimiz keza. Ama Heykel mesela hiç kar almaz neredeyse çünkü şehrin sıcaklığı kuraklığı betonlaşma çoktur. Yine Mudanya kısmı da almaz, ora zaten Balıkesir iklimine yakındır. Ama mudanya'dan şehre gidilen eski Mudanya Yolu 1 mt kar bile alır :)) Yani Bursa'da kar görmek istiyorsanız, mahalleyi iyi seçmek lazım.
Uzun uzun kaptırdım yine kendimi Bursa kelimesi geçince.....

sessizgemi dedi ki...

ben en son çocukken kar görmüştüm o kadar özledim ki :) fotoğraflar çok güzel bakmaya doyamadım :) sokak hayvanı yok mu yani orada bu çok tuhaf geldi hiç kedi bile yok muu üzüldüm bunaa

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

E, ben katılacağım ama. Şehir merkezinde kar neredeyse hiç olmaz, işte toplam dört beş kez dediğim o. Yine o yüzden dağa çıkmak lazım dedim. Hiç aklıma gelmedi yakın çevre 🤗. Ben Setbaşı’nda oturdum yıllarca. Yeşil, Heykel, Altıparmak, Çekirge ve tabii okul dolayısıyla Görükle. Mesela Görükle’de bile kar olmazdı. Çamur, rüzgar ve ayaz. Ankara’nın ayazı meşhurdur, burnumuzda sümüğümüz donardı, bastırınca çıkan çıtırı sesine bayılırdık. Annemin astığı çamaşırlar içlerinde insan varmış gibi dikili dururlardı, acayip eğlenirdik, çok gülerdik. Asıl karı Bitlis’te yaşadım ben, doya doya hem de. Üstümüzde tek bir kazak, çoğunlukla eldivensiz, sabahtan akşama kadar oynardık. Şu Bursa işini konuşalım bir ara 😁😍

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Belki de 2021 bereketiyle gelmiştir ha C.? Komşularım da aynı şeyi söylüyor, sokak aralarında kızaklarla kayarlarmış eskiden. Valla yağsın, ben leğenle kayacağım 😁. Bursa’da Tophane Semtinde otururken ( bak bunu yazmayı unutmuşum) , o sayılı karlı kışlardan biri olmuştu. Oralar hep yokuştur, bilirsiniz, mahallecek tahta merdivenlerin üstüne dizilip kaymıştık. Naylon torba içine sünger minder koymak, plastik leğenle kaymak da diğer yaptığımız kış sporlarıydı 😂. Bugün burada aralıksız kar yağıyor, biraz ufak taneli, belki kırsa zincirlerini, şöyle iri iri yağsa, tutar her yer. Ay, acayip gaza geldim, çok seviyorum ben kışı yaa 🤗. Birazcık eğlenip özleminizden az da olsa uzaklaşmamıza çok sevindim C. Devamı da böyle gelsin inşallah, çok selam, çok sevgi...

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Hay Allah, gerçekten üzücü. Ben kendi hesabıma, yerleşip oturacağımız zaman, karlı günleri çok olan bir yer seçmeyi planlıyorum 😊. Burada çok sayıda köpek ve kedi var ancak hepsi sahipli, yani aslında sevindirici bir şey. Özellikle kediler çok şanslı. Neredeyse tamamı dışarıya salınan kediler, bizimki de öyle. Gezip tozup evlerine geri dönüyorlar. Sokak hayvanı olarak; kuşlar, sincaplar ve tavşanlar var. Ha, bir kere de tilki gördüm ama onlar nadiren şehir merkezine iniyorlar. Gerçi bir yandan da, sokak kedileri ve köpeklerinin olmaması, eski yıllarda bu hayvanlara ne yaptılar diye düşündürüyor insanı. Avrupa’nın pek çok ülkesinde aynı bizde olduğu gibi sokaklarda hayvanlar var. Birçoğunda da hayvancıkların çok kötü durumda olduğunu biliyorum. Hiçbir hayvan; aç, açıkta, zor durumda kalmasın inşallah. O kadar çaresiz, o kadar masumlar ki...Sevgiler.

sessizgemi dedi ki...

harika bir plan insan kışı da yazı da hakkıyla yaşamak istiyor :) ah ben de sokak hayvanlarına ne yaptılar acaba diye düşününce üzülmüştüm bu konuda çok kötü şeyler duyuyorum da bazı yerlerle ilgili ne yazık ki. sincaplar tavşanlar harikaymış :) evet zor durumda kalmasınlar insallah.. çokça sevgiler :)

Handan dedi ki...

Biz bu sene palto giymeye bile başlamadık neredeyse. Oradan biraz buraya gönderiver :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Gönderilecek kadar çıkmaz ki Handan, eridi gitti bile. Kız durum iyice vahim baksana yaa. Boşuna m rejim yapıyoruz ki, yiyip içip keyif mi yapsak ? Kimsenin bu gidişe aldırdığı yok 😞😘😘

Satır Arası dedi ki...

Ne guzelllll manzaraaaa, resmen hasretiz kara, Handan Abla'nın dedigi gibi palto bile fazla neredeyse.. Ben evde tişört şortla oturuyorum gündüzleri...
Selamlar, sevgiler. 🌸

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Hoş geldiniz. Bu seneye kadar biz de hasrettik, bir şey oldu, tutmasa bile aralıksız kar yağıyor. Belki de kötü gidişat durmuştur, bereketli zamanlar başlamıştır. Darısı sizin oralara. Bilmukabele, bizden de selamlar, sevgiler.

Ra55 dedi ki...

Merhabalar.
Önce, karlı bir kış geçirdiğiniz bu yeri çok merak ettim. Ankara mı desem acaba? Evet Ankara'ya bu yıl ilk kar 24 Aralık gecesi düşmüştü, çünkü sabah saat 09.00'da her tarafın incecik beyaz bir örtüyle kaplı olduğunu görmüş ve günlüğüme de fotoğrafıyla birlikte not almıştım. Şimdi hatırladım. Eşinizin görevi icabı siz Almanya'ya taşınmıştınız öyle değil mi? O zaman bu fotoğraf kareleri de Almanya'da ikamet ettiğiniz yere aittir.

Askerlik görevim nedeniyle Bitlis'i ve kışını da bilirim. Evlerin damları boyunca karlar yağardı. Ankara'nın da karlı kışlarına çok tanık oldum. Bitlis'e yine kar yağıyordur, ama Ankara'ya kar yağmıyor artık. Memleketim Kaman'da da çok çetin kışlar olurdu. Bahçemizdeki söğüt ağacının altında donarak ölen serçelere şahit olurduk. Serçelerin kış günleri aç kalmaması için yemler koyardık. Artık ne memleketim Kaman'da ne de Ankara'da artık o lapa lapa kar yağışlı kışları göremiyoruz. Bunun sebebi de biz insanlarız.
Mevsimine yaraşır güzel bir paylaşımdı. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Machs Gut- Auf Widersehen- Bis Bald- Tschüss - Almanya'da kaldığım zamanlardan hafızamda kalan kavramlardan bazıları. Almanya'yı terk edeli tam 46 yıl oldu, Özlemedim desem yalan olur.
Selam ve saygılarımla.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Evet Recep Bey, dört yıl oldu geleli. Daha önce de yazdım, buraların en güzel yanı adım başı orman olması ve adaletin herkes için aynı işlemesi. Yoksa insanın memleketi gibi olmuyor asla. Özlemekte haklısınız, buradaki yaşam şartlarını görünce, sürekli bir isyan dalgası sarıyor insanın içini. Ama şunu da kabul etmek lazım, bizim toplumumuzun ancak bir yarısı buradaki bilinç düzeyiyle yaşamak ister, diğer yarısı biat kültüründen vaz geçemez. Yani, ölümünden bu yana, ebedi şefimiz Atatürk’ün yolundan ayrılmayan politikacılarımız olabilseydi belki bizde de bu zihniyet gelişirdi ama Celal Bayar’lar, Menderes’ler derhal ve ivedilikle ‘ağalık’ kültürünü geri getirdiler ve o günden bu yana belimiz doğrulmadı. Oysa ki, son derece özgürlüğüne düşkün atalarımızdan gelen genlerimiz var. Sanırım bunun altında İslamiyet’i kabul ederken, Emevi adetlerini ve kültürünü de olduğu gibi kendi toplumumuza monte etmeye çalışmamızın da rolü büyük. Neyse kafa şişirmeyeyim Recep Bey, bunlar kısacık satırlarda çözülecek meseleler değil. Kıymetli yorumunuz için teşekkür ederim. Almanya’dan selamlar, saygılar efendim.

Ra55 dedi ki...

Merhabalar.
Yazılarınız ve paylaşımlarınız her biri, bir ayrı değer ve güzellik taşımakla birlikte cevabi yorumlarınızın da her birinin içeriğinde ayrı bir zenginlik ve güzelliğin olduğunu tüm samimiyetimle itiraf etmeliyim.
Almanya'yı tanımamla birlikte sizin de yorumunuzda bahsettiğiniz adalet,eşitlik vs insani değerlere verilen önem ve saygı, kalan ömrümü otrada geçirmek için, beni bu güzel vatanımı terk etmeye değer görmeme neden olabilmektedir. Şu anda bir kaç günlğüne kar kış yaşayabilir miyim diye geldiğim memleketimden bile soğumuş durumdayım.
Bu güzel ülkemin neresinde olursa oluyum, sizşbde bahsettiğiniz nedenlerden dolayı akrabam olan insankardan bile uzak durmaya gayret ediyorum. Çğnkü en büyük kötülüğü akrabam olan insanlardan gördüm. Bu arada gerçekten çok iyi insanlar da var, onları tebzih ediyor ve çok seviyorum. Ben Almanya'nın Hannover, Bremen, Verden kazasına bağlı Achim nahiyesinde kalmıştım.
Selam ve saygılarımla.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Bilmukabele Recep Bey, inşallah bizim ülkemiz de güzel günler görür, selamlar efendim.

deeptone dedi ki...

ayyyyy sık sık koysana kar fotisiii :)

Bigudili Anne Blogger dedi ki...

Sevda ablacığım, mevsimler değişiyor. İzmir'e kış uğramaz oldu. Hoş, bu sayede bir nebze daha yuz guldurecek dogalgaz faturaları ama neye yarar. Zaten kar buralarda hayal. Kar şurada dursun; bu sene henüz kış görmüş değiliz. Ne güzel anıların var kar ile ilgili. Benim birkaç küçük kartopu, birkaç minik de kardan adamdan ibaret 30 senede😄 fotograflar Nirvana'dan sanirim📍😉 cok sevgiler...

minikmini dedi ki...

Kar manzaraları şahane. Keşke İstanbul'a da yağsa...

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

E,yağdıkça koyarım o zaman çocuğum, burada da her zaman olmuyor kiiii 🤗😘😘😘😘

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Ah canım Bigudili, çok şükür çocukluğumda bol bol kar gördüm. İnşallah darısı Gökalp’in başına. Bir bakmışsın, eşinle birlikte karlı bir yere taşınmışsınız, üçünüz birlikte ve hatta dört olup birlikte, elleriniz uyuşana kadar karlarla oynuyorsunuz 😀. Artık izninle ‘sen’ diyeceğim çünkü bana ‘ablacığım’ diye tatlı tatlı seslenen birine, ‘siz’ demekte zorlanıyorum 🤗. Kendi hesabıma, kar yağmayan bir yerde yaşamayı asla düşünmem, büyük konuşmayayım, şartlar mecbur kılıyor çünkü. Kastettiğim şey, yerleşik hayata geçme zamanı gelince yani. Allah’tan bizim gudikler küçükken birkaç yıl üst üste acayip karlı kışlar yaşadık da, çocuklar kara doydu. Hiç üşenmeden her gün bir iki saat karda oynamaya çıkartırdım onları. E, yıllık izinden yiyerek tabii. Bazen de torbalara kar doldurup eve getirirdim. Bu sana birini hatırlattı mı Bigudili 😁. Evet, aynaya bakabilirsin 😍, o sensin. Senin şu 80 litre varile de yorum yazdım ama gitmedi. Az sonra gelip tekrar yazacağım. Orada daha iyi anlayacaksın ne demek istediğimi. Sevgiler ikinize de 😍

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Ah inşallah sevgili Minik. Kar yağsın diye çocuklarla çok kereler dua ederdik biz de İstanbul’da yaşarken. Hoş, burada da çok bir şey değişmedi ya bu seneye kadar. Buradan size ulaşsın, hani ‘ Balkanlar’dan gelen soğuk hava dalgası’ ile. Sahi, artık Balkanlar’dan gelen soğuk hava dalgası da unuttu bizim memleketi. Bir laf var ya; beynamaz mısın nesin, beti bereketi kaçtı buraların diye, memleketin de beti bereketi kaçtı vallahi. Artık ne kadar beynamaz doldurduysa koltukları demek 😱. Çok selamlar, sevgiler.

Merih'in Atmosferinde dedi ki...

Havamızı bile kıskandılar !!!!
ah bu küresel güçler...Hep onlar yaptı ...
yoksa bızim ülkemizde doğa için mucadele eden bir hükümet var.
Kıskanıyorlar bizi ,,,,

hele bir komşularımız var kedilere mama koymayı bırak....
Seviyorsan hayvanı sana düşman gibi bakanlar var.
tabii ki canlarımızı magdur etmiyoruz ancak gerçekten bura da insanlar kuduruk çatacak yer arıyorlar.
o kadar dikkat ederek besliyoruz ki şimdilik kusur bulamadılar.
Ama inan her an ensemizdeler kavga edecek mesele arıyor insanlar ...
Ya sabır diyelim.
Ööpuyorum seni sevdam saglıkla kal.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Öyle tipleri görmezden gel pamuğum, çok üstüne geleni de çemkiriver. Deli deliyi görünce, sopasını saklarmış. Vallahi çok doğru laf. Eskiden benim de başıma gelirdi de, çok üzülürdüm. Sonra deli numarasına yatmaya başladım, inanılmaz şekilde işe yaradı. Nezaketten, insanlıktan anlamayanlara öyle davranmamak lazımmış, bunu öğrendim. Çoook öptüm seni 😍

Mutlu Eller dedi ki...

Hamburg`a da anca bu kadar yağdı, geçen yıl bu kadar bile yoktu. Herkes kuzeyi yoğun karlı falan zannediyor ama değil. Yağmurlu, nemli ve soğuk olur ama kar anca 1-2 gün o da belki.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Aynen öyle, Düsseldorf da aynıydı. Biz İstanbul’da daha çok kar görürdük, neyse bu sene kışa doyacağız gibi. Selamlar.

Ayselce örgüler dedi ki...

Sevdammmm selam kuzum çokk özledim seni çokk, ne güzel blog sayfanı güncelliyorsun ben tembellik yapıyorum:)İnstagram beni kendine esir etti çıkamıyorum ordan... öpüyorum en hasretlisinden.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Narinim, ben de çok özledim. Artık eskisi gibi dikiş dikmiyoruz sanırım hiçbirimiz. Giyilmeyince dikiş de hayal oluyor tabii. Bu yüzden de paylaşım yapan neredeyse yok gibi. İnstagrama hiç bulaşmıyorum ben, sevmedim. Yakalamışken cevap yazayım kız, aylar önce Mevlüde’ye sormuştun, niye estetik yaptırmış ki diye 😂😂😂😂. Yok kız hiçbir yerimde estetik, botoks, dolgu falan, yeminle yok 🤗. Şişmanlıktan o 😂😂😂😘