22 Ekim 2020 Perşembe

ALMANYA’DA ARABA KULLANIYOR MUYUM

                                         Bu konuda daha önce niye yazmamışım bilmiyorum. Sabah sabah ilk işim blogları ziyaret edip yorum bırakmak oluyor. Yorum bırakma konusunda hala sorunlar yaşıyorum ama yorum gitmeyen bloglara akşam tekrar uğrayıp, bir kez daha şansımı deniyorum. Çoğunlukla da ikinci denemem başarılı oluyor. Bazen de dört beş kez deniyorum. Neyse, bu sabah sevgili Yasemin’in blogu Bir Tutam Karınca’yı gezerken, bu ehliyet konusunu yazdığını gördüm. Yasemin Polonya’da yaşıyor, oradaki uygulama ile buradaki çok farklı. O yüzden bu konuyu ben de yazmalıyım diye düşündüm. 




                                          Efendim, Almanya’da araç kullanacaksanız ve halihazırda Türkiye’den alınmış bir ehliyetiniz varsa, Almanya’ya giriş yaptığınız tarihten itibaren ehliyetiniz altı ay geçerli. Tabii bu süre Almanya’da oturma izni olanlar için belirlenmiş, turist olarak ya da iş için gidip gelenlerde böyle bir süre söz konusu değil. Peki altı ayın sonunda ne olacak? Öncelikle ehliyetinizi yenilemek için kesinlikle bu süreyi beklememelisiniz. Çünkü işlemler ve kurs zaten altı aydan fazla sürecektir. Yani Almanya’nın size verdiği bu altı aylık süre, aslında yeni ehliyetinizi alana kadar araç kullanabilmeniz için tanınmış bir süredir. Dikkatinizi çektiyse eğer, ehliyet değişimi demiyorum, ehliyet yenilemesi diyorum. Evet, Almanya’da araç kullanacaksanız en baştan yazılı ve uygulamalı sınava girmek zorundasınız. Ehliyetsiz araba kullanma konusuna hiç girmeyeceğim, yapanlar var, hiç böyle bir niyetim olmadığı için başıma ne gelir diye araştırmadım. Emin’im çok ağır cezaları vardır. 

                                          Almanya’da ehliyet alacak olan Türkler için iki durum söz konusu; önceden Türkiye’de alınmış ehliyeti olanlar ve hiç ehliyeti olmayanlar. Hiç ehliyeti olmayan kişilerin yapacakları şöyle;

— Bir sürücü kursuna kaydolmak. Bu kursa en az ondört saat devam mecburiyeti var. Kurs bitiminde bir sınav tarihi alınıyor, genelde sınav için en az bir ay sonraya gün veriliyor. Üç hakkınız var, eğer geçemezseniz kursu tekrar alıyorsunuz. Bu üç hakkınızı kurs bitiminden sonraki bir sene içinde kullanabiliyorsunuz. Sınavı geçerseniz, uygulamalı sınav için gün veriliyor. Bu tarihi de sizin istediğiniz bir tarihe göre veriyorlar. Tabii bu arada siz direksiyon dersi alıyorsunuz. Yine burada da belirli bir ders saatini doldurmanız lazım ama zaten direksiyon dersleri belirlenmiş süreden çok daha uzun sürüyor. Çünkü buradaki sürüş kuralları Türkiye’den bayağı farklı, adapte olmanız uzun sürüyor. Ayrıca sınavı yapan mühendisler ( burada direksiyon sınavını yapanlara mühendis deniyor, gerçekten neyin mühendisi olduklarını bilmiyorum) her ayrıntıya puan verdikleri için direksiyon sınavı çok zor, bu yüzden de her şeyi tam yapabilmek için uzun süre ders almak gerekiyor.

— İlk yardım sertifikası almak. Bu sertifikayı almadan sürücü kursuna başlanamıyor. Sertifika Deutsches  Rotes Kreuz yani Alman Kızıl Haç’ı tarafından düzenlenen bir günlük kurslardan alınıyor. Bir yıl boyunca geçerliliği var.

                          Önceden alınmış ehliyeti olanların yapacakları da şöyle;

—Bir sürücü kursuna kaydolmak. Buradaki tek fark direksiyon dersi almak zorunda olmamak. Teorik dersleri almak zorunlu ama önceden ehliyetiniz olduğu için sizi zaten sürücü olarak kabul ediyorlar, bu yüzden direksiyon dersi isteğe bağlı. Ancak dediğim gibi kurallar  ve de yollar çok değişik, o yüzden direksiyon dersi almadan sınavı geçmeniz imkansız gibi bir şey. Zaten mühendisler önceden ehliyeti olan kişileri daha çok zorluyorlar çünkü alışkanlıkları değiştirmek gerçekten zor. 

—İlk yardım sertifikası almak. Burada da kural aynı. Yalnız mesleki yeterliliğiniz varsa, bunu belgelerseniz bu kurstan muaf oluyorsunuz. Ben tıp diplomamın Almanca çevirisini sunduğum için bu sertifikayı almadım. 

                           Dört yıldır Almanya’da araç kullanıyorum. Kavşaklar, geçiş üstünlükleri, sinyalizasyon, park alanları vs gerçekten bizden çok farklı. Alışması zaman alıyor, en acayibi de trafik ışıklarında karşılıklı durulan bir yolda, sağa ve sola dönüşlerde, her iki yöne de yeşil ışık yanması. Yani görmeniz lazım, tarif edemem, tam ortada buluşup herkes kendi tarafına dönüyor ama o sırada da düz gidiş geliş akmaya devam ediyor. Çarpışan arabalar gibi. Bizde olsa hakikaten çarpışılır ama burada trafik sorunsuz akıyor. Ha bir de yaya görünce zınk diye durma durumu var. Hele yaya geçidinde yaya varsa durmak zorundasın. Ben Türkiye’ de araç kullanırken, yaya geçidinde durduğumda , arkadaki araç sürücüsünden küfür yerdim. Burada yüreği olan durmasın bakalım. Yalnız bu kuralları bozan sürücüler de yok değil. Genelde diğer Avrupa ülkelerinden gelen sürücüler, Hollanda, Belçika, Polonya ve Romanya başta olmak üzere, kuralları bozuyorlar. Hele Belçika’lı ve Hollanda’lı sürücüler İstanbul şoförleri gibi. Polonya ve Romanya’lı sürücüler ise kamyon şoförleri gibi 😂. 

                                    Benim aklıma gelenler bu kadar. Merak ettiğiniz şeyleri yorumlara bırakın. Sağlıkla kalın.




20 yorum:

deeptone dedi ki...

o almanyada zormuş amaniin :) abd de öyle kolay kii, hiç ehliyeti olmayan bile aynı gün içinde göz kontrolü yazılı ve direksiyona giriyor. akşama alıyol :)

oytunla hayat dedi ki...

Tam tatlı tatlı yazını okuyup kendimce kıyaslama yapıyordum ki 4 yıl pat diye önüme çıkınca öyle bi kaldım Sevda kuşum... O kadar olmuş mu yahu dedim... Zaman su gibi akıyor :/ Halbuki dün gibi gitti gidiyor dediğimiz günler...
Öpüyorum seni kocaman ♥

neyse iyi geceler dedi ki...

romanyalı kamyon şoförleri meşhurdur :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Evet, çok zor. Hele direksiyon sınavını geçmek acayip zor. Amerika benşm gözümde çakma bir ülke, sağlık, eğitim, sosyal adalet gibi konularda 3. dünya ülkesi bile sayılmaz.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Evet ya Şebom, zaman çok acımasız bir hızla akıyor. Buraya ilk geldiğim zamanlar senin Oscar serilerinle oyalanırdım, hiç unutmuyorum. Cadı sekreterimin de selamı var bu arada 😂😂😘😘

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Ahahahaha, vallahi ben de öğrenmiş oldum burada 😁

Bigudili Anne Blogger dedi ki...

Sevgili Sevda abla, peki gerçekten su yaya geçidi mevzusundaki gurbetçilerin söylediği ayağımızı yola atınca duruyorlar tabiri ciddi ciddi gercek mi yoksa bizim milletin ağzı katmerli ya fazla mi abartılıyor. Gerci demişsin de bazıları da çok dikkat etmiyor diye. Ama belki şehirden şehire de farkediyordur diye dusundum. Gurbetciler pek ovuyor, durdur yolu geç diye:)))

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Almanya’nın bir sürü eyaletini ve şehrini gezdim, ayağını yaya geçidine attığın anda araçlar duruyor. Hatta senin yays geçidine girme ihtimaline karşı , sen daha kaldırımda yürürken duruyorlar. Zaten direksiyon sınavında aynen bu şekilde yapmazsan direkt kalıyorsun. Çok nadiren uzaktan gelen araç sen yaya kaldırımına inmeden hız yapıp geçebiliyor. Bu tipler genelde yabancılar oluyor zaten. Hani o saydığım ülkelerden gelenler ya da göçmenler. Ama yaya geçidinde yaya varken durmayanını görmedim, zaten cezası çok ağır. Ben her ihtimale karşı dikkat ediyorum, şöyle bir bakıyorum. Bu konuda gerçekten abartmıyor anlatanlar yani 🤗😍

bücürükveben dedi ki...

Ne güzel yayalara saygı varmış. Burada yaya geçidinde ışık yoksa kimse durmuyor :( Ben yayalara yeşil ışık yandığında bile yine de bakıyorum araçlara durdular mı diye çünkü yayaya yeşil ışığa rağmen hızla geçenler oluyor. :(

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Bence de bakmaya devam et canım, bazen çünkü ışığa yetişeyim diye gaza basıyorlar, o hızla duramazlar da Allah korusun.

Yurdagül Çelik dedi ki...

Hiç düşünmemiştim bu konuyu.Almanya'ya gidecekler için gayet bilgilendirici bir yazı olmuş.Teşekkürler :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

🤗

Himawan Sant dedi ki...

Almanya'daki karayolu trafik durumunu merak ettim. Bir gün orada tatil yapma fırsatım olursa sizden bilgi yol gösterici olur.
Endonezya'dan selamlar.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Hoş geldiniz, benden de Endonezya ‘ya selamlar. Eğer trafik sıkışıklığını kast ediyorsanız burada da bazı bölgelerde ve şehir içlerinde akıcı ama yoğun trafik oluyor. Ancak hiçbir zaman kilitlenmiyor. Merak ettiklerinizi yazarsanız bilgi vermeye çalışırım. 😃

Rajani Rehana dedi ki...

Fabulous blog

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Thank you so much. It is just an ordinary Blog. Do you understand Turkish or Google Translator’s Gibberish 😂🤗 ?

Tuğçem dedi ki...

Bizde her şey çok kolay

minikmini dedi ki...

Ayolcum ne zormuş. Okurken bile zorlandım 😶

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Buna diyecek söz bulamadım, kimine her şey çok kolay, kimine zor. Pek adil bir ülke değiliz. Burada herkes aynı muameleyi gördüğü için zorluk yıldırmıyor insanı 😞🤗

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

🤗 evet gerçekten çok zor, özellikle direksiyon sınavı. Ama neredeyse hiç trafik kazası olmaması bunun ne kadar doğru bir uygulama olduğunun göstergesi gibi. Öyle tanıdık vasıtasıyla, rüşvetle falan ehliyet alınmıyor burada, neyse coşmayayım şimdi 😁