6 Mart 2016 Pazar

BEBEK VE ÇOCUKLARDA YÜKSEK ATEŞ

                                 Öncelikle belirteyim ki,ateş vücudumuzun savunma mekanizmalarından biridir.Vücut, ısısını yükselterek mikropları yakmaya ve yok etmeye çalışır.Enfeksiyon ne kadar şiddetliyse,ateş de o kadar yükselir.Vücut ısısının bu şekilde artması erişkinlerde bir sorun oluşturmazken,bebekler için tehlikeli olabilir.Bebekler yüksek ateşin beyin üzerindeki etkileri nedeniyle havale-nöbet geçirebilirler.Tek sefer geçirilmiş nöbet çok önemli olmamakla birlikte takibe alınmalıdır,nöbet tekrarı halinde mutlaka hekime baş vurulmalıdır.Üç kez nöbet geçirmiş bir bebek epilepsi-sara hastası gibi kabul edilip o şekilde takibe alınır.Beş yaşını doldurduktan itibaren ise ateşe bağlı havale gelişmez çocuklarda.Ancak zaten epilepsi hastasıysa ateş sırasında nöbet geçirebilirler.Yani çocuğunuz beş yaşını doldurduktan sonra ateşlendiğinde havale geçirir mi diye korkmanıza gerek kalmaz.
                                 İbuprofen ( Pedifen,İbufen,Dolven ) ,1 yaşını doldurmuş çocuklarda güvenle kullanabileceğimiz hatta parasetamollerden daha masum bir etken maddedir.Parasetemolün gerektirdiği kadar sık dozlama istemez ,etkisi daha uzun sürer,bu yüzden de vücuda vereceği hasar daha az olur.Ancak 1 yaş altı için uygun değildir.İbuprofen sekiz saatlik aralıklarla günde üç kez verilebilinir.En erken doz aralığı altı saat olarak uygulanabilir.Bu arada ateş tekrarlarsa ve ılık uygulama işe yaramazsa parasetamol ( Vermidon,Minoset,Tylol,Calpol ) verilebilir.Parasetamol altı saatlik aralıklarla uygulanır.Emniyet marjı düşük bir ilaç olduğu için dozlamaya çok dikkat edilmelidir.Aşırı dozda karaciğer hasarı yapabilir.Aşırı doz derken,altı saatlik aralıklardan daha kısa sürede ve günde dört dozdan daha fazla dozda verilmesini kast ediyorum.
                                 Titremeyle gelen ateş genelde enfeksiyon belirtisidir ve etken çoğunlukla bakteriyeldir.Ancak bazı viral hastalıklarda da olabilir.Çocukta pis bir ağız kokusu varsa bakteri düşünülmelidir.Hekime başvurmada kılavuz olabilir.Titreme vücudun kendisini ısıtma çabasıdır aslında.Yüksek ateşte çocuğun elleri ve ayakları buz gibidir.Vücut bu noktaları ısıtmaya çalışır ve titreme mekanizması harekete geçer.Tıpkı üşüdüğümüzde titrememiz gibi.
Yüksek ateşte soğuk uygulama yapılması bilinenin ve tavsiye edilenin aksine hatalı ve tehlikelidir.Yukarıda anlattığım mekanizma nedeniyle vücut kendini ısıtma çabalarına devam edecektir,bu nedenle siz soğuttukça vücut ısıtmaya çalışacaktır.Yapılacak en doğru şey öncelikle ılık ama sıcağa yakın ılık su ile 15-20 dakikalık bir banyo yaptırmak olacaktır.Banyo sırasında baş da ılık suyla ıslatılmalıdır.Bebek ve çocuklarda en çok ısı kaybı baş bölgesinden olur,bu yüzden ateş sırasında başı  ılık suyla yıkamak ateşin düşmesini hızlandıracaktır.Banyo  sonrası ,hafifçe oğuşturularak  güzel bir kurulama yapılmalıdır,böylelikle cilt altı kanlanması hızlanacak ve vücut ısındığına kanaat getirecektir.Ayaklar mutlaka sıcak tutulmalıdır keza eller de öyle.Ayaklar ve eller ısındıkça ateş düşecektir.Çünkü vücut bu uç noktaları ısıtmaya çalışmaktan vazgeçecektir.Çocuğa hafif bir şeyler giydirilmeli ve asla çıplak bırakılmamalıdır.Nedeni hep aynı,vücuda üşüdüğü uyarısını göndermemek.
Tüm bunları yaparken,ateş 38 derece olduğu anda ateş düşürücümüzü de vermiş olmalıyız.Ancak ateşi nereden ölçtüğünüz de önemli.İlerideki cinsel gelişim basamaklarında problem çıkmaması açısından bir yaşından sonra kesinlikle rektal ( popodan ) ölçüm önermem.Ama mecbur kaldığımızda yapabiliriz tabii.Şimdi;koltuk altı 38,ağız içi 38,5 ,yine rektal 38,5 ,kulak içi 38 ,alın 38 derece olduğunda ateş düşürücüsünü verin.İlacı verdikten sonraki otuz dakika içinde ateşin düşmesini bekleyin,bu arada 39 derecenin üzerinde bir ateş söz konusuysa derhal ılık banyo uygulamasına da başlayın.Yarım saat içinde ateş bir derece kadar düşmüşse korkmayın,ateşle baş etmişsiniz demektir.İlaca ve ılık banyoya rağmen ateşte düşme yoksa derhal bir sağlık kuruluşuna baş vurun.
                            Son olarak ,belirttiğim gibi,aslında ateş bir savunma mekanizmasıdır.Vücudun mikropları yakmak için kullandığı bir savaş yöntemidir.Yani aslında iyi bir şeydir.Ancak çocuklarda tehlikeli boyutlara ulaşıp ,bir nevi kendi kendini yok etmeye dönüşebileceğini düşündüğümüz için telaşlanıyoruz.Öncelikle kendinizi ve çocuğu strese sokmamaya ve sakin olmaya çalışın.Onu rahatlatan ortamı yaratın.Ne bileyim,müzik,mor ışık,kitap okuma falan.İnanın işe yarayacak.O soğuk jel paketlerini de bir yerinizi yaktığınızda ya da çarptığınızda kullanın sadece.
                           Efendim bu tavsiyeler yirmi üç yıllık hekimlik deneyimi ve daha da önemlisi on yedi yıllık ikiz anneliği deneyimlerime dayanarak verdiğim tavsiyelerdir.İnşallah işinize yararlar.Kalın sağlıcakla.

29 yorum:

Handan dedi ki...

Harika bilgiler..

Metehan üç yaşında havale geçirmişti. O gece yaşadığım korku ve üzüntüyü unutamam. Eğer içerden gelen tıkırtıyı önemsemeyip de yatsaydım ne olurdu düşünmek bile istemiyorum. Kolu yatağın başına çarpıyormuş. İlaç içirip duş aldırıp sabaha karşı yatağıma girdiğim sırada duyduğum o tıkırtıyı önemsemeyebilirdim de..

bücürükveben dedi ki...

Sevda'cığım senin anne olduğunu biliyordum ama ikiz annesi olduğunu şimdi öğrendim. Ne kadar güzel, aynı zamanda eminim çok da meşakketlidir. Herkes bir bebeğe zor bakarken, aynı anda iki bebeğe bakmak!!! Ama 17 yıl geçmiş bile..:) tebrikler, mutluluklar...

sevdicann dedi ki...

Çocuğum olduğunda en çok korktuğum şey ateş olmuştu. Çok şükür bir sıkıntı yaşamadık. Sirkeli bezden bahsetmemissin. Annen küçükken bize koyardı. Ne kadar dogru.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Allah korusun,iyi ki kalkıp bakmışsın.Çok heçmiş olsun,ne korkmuşsundur.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Valla alacakaranlık kuşağı gibiydi,hem prematüreydiler hem de astım.Karabasan gibiydi,çok şükür benden büyük oldular,sapasağlamlar şimdi.Ama ne hastalıklar geçirdik,onlar türlü çeşit hastalık geçirdi ben daha iyi hekim oldum,hastalarıma daha gaydalı oldum.Her şerde hayır vardır misali.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Sirkeli suyun mantığı içindeki alkol etkisiyle cildi soğutmak.Ben hiç önermem hastalarıma çünkü bebeği ve çocuğu irrite eden bir uygulama,hem kokusu hem de alkol etkisiyle cilde zarar verme olasılığı yüzünden pek sıcak bakmıyorum.Bazen de ciltte allerjik reaksiyonlar yapıyor.Soğuk soğuk çocuğa değdikçe çocuk huzursuzlanıyor,kokusu da cabası.Ama büyük yaş çocuk ve erişkinde kullanılabilir.Bir nevi vücudu kolonyayla ovmak gibi o yüzden bebek ve çocuklar için uygun bulmuyorum ben.Ama bu benim kişisel görüşüm,kimi hekim de öneriyor olabilir.Yanlış diyemem çünkü her yiğidin yoğurt yiyişi ayrı.Ben kendi hekimlik tecrübelerime görentbbi tavsiye veriyorum.Bir başka hekim de çok bilimsel bir şekilde açıklayıp şiddetle savunabilir.Tıpta tek bir doğru yok ne yazık ki.23 yılın 20 yılında birebir bebek ve çocuklarla çalıştığım için,hem anne hem de yavrular için en kolay uygulamaları gözlemleme şansım oldu,tavsiyelerim annelerin geri dönüşlerinden ibaret.En iyi hekim annelerdir,eğer bir anne uyguladığı yöntemle başarılı oluyorsa asla aksi yönde bir tavsiye vermem.Yani sirkeli su senin kuzucuğunda sorunsuz çalışıyorsa aynen devam et derim komşum.

Bi Poşet Kitap dedi ki...

Küçükkene 3 yaşında falanken ben de havale geçirmişim hem de çok dramatik bir şekilde bir pazar kahvaltısında baba diyip gitmişim :) vücudumuz çok akıllı yaa bi şekilde yaşamak için uğraşıyo hep :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Hele çocuklarda inanılmaz bir yaşama kabiliyeti var kuzucuk

aronpera dedi ki...

Allah herkesin çocuğunu korusun.. amin..

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Amin amin

Ayselce örgüler dedi ki...

Çocuklarımı büyütürken bir yüksek ateşten birde yanmalarından çok korkardım çok şükür ikisini de yaşamadım sadce sık anjin oldukları için bademcik iltihapından ateşlenip bir iki kez sayıklamalarına şahit oldum ve oldukça paniklemiştim yine çok şükür o günler geride kaldı şimdi sıpalarım biri 26 biri 24 yaşında :)) allah herkesin evladını korusun gözetsin .Bilgilerini tecrübelerini paylaşman hoşuma gidiyor emeğine sağlık doktorcuğum <3

Unknown dedi ki...

Ben de havale geçirmişim 1 yaşlarındayken. Teyzemin kızı ki 8 yaşlarındaymış o sırada, kucağında beni sallıyormuş. Ateş-sıcaklık hiçbir şey yok. Birden hareketsiz, tuhaf kasılmışım. Nasıl akıllıysa o da annemlere haber vermiş hemen birşey oluyor koşun diye. Doktorlar çok erken farkedip getirmişsiniz demişler. Hayatımı borçluyum denir ya :)
O gün havale geçirmişim, bugün bankada havalelerle uğraşıyorum. Böğğ çok kötü espri oldu Sevda hanım, sustum :))

Ayşe GÜNEŞ dedi ki...

Süper olmuş ,emeğinize sağlık :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Sağol narinim

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Hahahaha,çok güldüm.Ateşsiz havale incelenip takip edilmesi gereken bir durum,umarım tekrarlamamıştır.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Sağolun,hoş geldiniz.

Unknown dedi ki...

Tekrarlamamış Sevda Hanım çok şükür. Her şey yolunda ;)

Sapsikanne dedi ki...

Mor ışık bilmiyordum, bize yaz söylemediler okulda, ya da ben o sırada uyuyordum :))) tesekkurler bilgiler için, hatırlamak iyidir: )

Sapsikanne dedi ki...

Ay allah korusun yaa.. Icim bi.fena oldu..

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Mor ışık uyku düzensizliği için bilimsel olarak önerilen bir şey,bir de odanın yeşike boyanması da huzur ve görme sağlığı açısından önerilir.Nerede sivri bilgi var onler da bende bulunur.Mesela çocuğunuzun kumla oynaması kendine güveninin gelişmesi açısından önemlidir.Benimkiler yuvaya giderken her cuma akşam üzeri yuvanın kum havuzunda resmen kumla duş yaparlardı.Yuva çalışanları şaşkınlıkla bakardı bana.Valla kongrede anlatılan bir öneriydi,ben masumum ,hihihii

Sapsikanne dedi ki...

Benimki şimdilik pirinç içine dalıyor, kum havuzumuz yok :) havalar isinsin park bahce deniz kum salarim ben de: )

Sapsikanne dedi ki...

Bu arada, gece lambası onerilmiyor ya, acaba mor bir gece lambasi nasil olur...21 ay bitti en uzun gece uykusu 7 saat ( bunu bulamayan var halime şükür tabi de ) acaba mor ışık 9 ~12 saate çıkarır mı ki

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Denemeye değer bence,gece lambası ben hep kullandım,yoksa uyuyamazdı benimkiler de,zaman zaman bir fikir öne sürülür ve herkes ona kapılır,sonra aa yanlışmış denir.Bizim camia böyledir.Siz kullanın mor sıfır numara bir ampul.Belki de işe yarar.

deeptone dedi ki...

hımmm lazım olur belkiiii birilerineeee sölerim bu yazıyııı :)

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Kübo'ya mesaj at yazıyı sen,en çok ona lazım olacak gibi duruyor,hihihi

Unknown dedi ki...

Teşekkür ederim. Acemi anne olarak bu konuda yanlis bilgilere sahipmisim..

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

İnşallah hiç lazım olmaz bu bilgiler,sağlıkla büyür minnoşunuz :))

Nil dedi ki...

Çok teşekkürler hocam. Ben de çıplak bırakılmaması, ılık duşun daha iyi geleceğini okumuştum. Ama hastaneye iki gidişimizde de iki ayrı dr soğuk kompres ve soydurmamızı söyledi. Ben ise ateşi düşüreyim derken kaç bebeğin soğuk aldığına şahit olmuşumdur. Bu yazdıklarını eşime de yolladım. Çok teşekkür ederim.

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

Estafurullah ne demek,elimden geleni yapmak isterim.Ne yazık ki hala soğuk uygulama yapan hekimler var.ama yazdığım gibi ben neredeyse yirmi yıldır hiç soğuk uygulama yaptırmadım kuzucuklara,hep de yüz güldüren sonuçlar aldım,Artık dünyada da böyle yapılıyor.Acil doktorları çocuk doktoru olmaz genelde,belki o yüzden bilgi eksikliği ya da görüş farklılığı olabilir.