19 Kasım 2014 Çarşamba

                                              ÇİÇEKLER VE KADINLAR
                         Sevgili hanımlar;ben henüz çok acemi bir blog yazarıyım.Bu bir etkinlikten çok,bir öneriydi.Ama hepiniz öyle güzel ilgilendiniz ki,dün sayfa ziyaretimde patlama yaşandı.Dikiş Blogları Sahibeleri facebook sayfası da destekledi fikrimi.Hepinize çok çok teşekkür ederim.Hamarat maharetli elleriniz dert yüzü görmesin.Türkiye'nin üreten kadınları çoğalsın.Bugün yeni projem için tuhafiye ararken ve bulamazken,kırtasiyeci bey;'tuhafiyecilik öldü hanımefendi,artık hanımlar el işi yapmıyorlar,hep hazır,hep hazır'dedi.Ne kadar üzücü,bizim zamanımızda bir kız ne olursa olsun,en az bir el işini öğrenirdi.Yapamayanlar beğenilmez,kınanır,yapabilenler övülüp göklere çıkarılırdı.Okuyan kız el işi yapmaz falan diye bir şey yoktu,hele okumayan kızların el işi bilmemek gibi bir şansı hiç yoktu.Basit bir kurdele lazımdı bana oysa ki....Bir kurdele için ta Ümraniye ya da Kadıköy'e gitmem lazım.Gücüme gitti,zoruma gitti.Tıpkı teyel ipi bulamadığım zaman yaşadığım hayal kırıklığını yaşadım.
                           Neyle başladım nereye geldim?Demem o ki,etkinlik düzenlemenin bir kuralı kaidesi varsa ben bilmiyorum.Sanırım herkes diktiği cicileri bana mail atacak,ben de yayınlayacağım bir başlık altında.İstemeyenler göndermese de olur,benim amacım dolaplarınıza bu güzel,geleneksel kumaşlarımızı kazandırmaktı zaten.Sanırım başarıyorum da....Ben bu ayın üçüncü,blogumu açtığım ekim sonundan bu yana sayarsak da dördüncü divitin-pazen elbiseme bu gün başlıyorum kısmetse.Eee,en çok ben çalışmalıyım ki sizler de yapmak isteyin değil mi ama ???
                            Hepinize kolay gelsin.....
                           

6 yorum:

Terzi Begum dedi ki...

Bir pazen fırtınası oluşturdunuz, sayenizde herkesin dolabına girecek :) Etkinlik için son tarih de koyarsak benim gibi tembeller de elini biraz çabuk tutar bence :D

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

önemli olan heves edip dikmeniz,tarih marih önemli değil,Begüm Hanım :))

Nuray dedi ki...

Canım benim hüznünü çok iyi anlıyorum,yakın bir tarihte düğünü olan bir tanıdığın kızının facebokta bir fotoğrafını gördüm,seccade işlerken bir fotoğraf,(kız üniversite mezunu,varlıklı,modern bir aile) Tanrım nasıl mutlu oldum,nasıl hoşuma gitti..Hemen yorum yazdım ,lütfen Merveyi tebrik ettiğimi söyleyin dedim annesine..Çünkü bunları yapmanın aşağılanır bir duruma gelindiği bir dönem de geçirdik.Bunlar çok güzel geleneklerimiz aslında ,meşguliyetler azaldıkça ,mutsuzluklar da artıyor....Ölmesin tuhafiyecilik lütfen,biz canlandırıyoruz yaa :))

Nuray dedi ki...

Bir arkadaşım dikiş kursuna gitmek için başvurmuştu,on kişi olursa açacağız ,biz size haber veririrz dediler, koca şehirde o on kişi hiç olmadı ne yazık ki.....Şimdi o arkadaşım İstanbulda yaşıyor iki yıldır gidiyor dikiş kursuna ve mutlu...Hatta bana da takılıyor,seni geçeceğim diye...

Dikiş Sevda’ sı dedi ki...

evet aynen,ölmesin tuhafiyecilik,teyel ipleri tekrar üretilsin,yıllardır depresyondaki hastalarımı el sanatları kurslarına yönlendiririm.Gidenlerde gördüğüm iyileşmeye inanamazsınız.Boşluk,sürekli tüketicilik insanların içini de tüketiyor.Böyle böyle canlandıracağız dokumacılık ve yan sanayiyi bizler.Ah,keşke Köy Enstitüleri yeniden açılsa.....

Nuray dedi ki...

Ah keşke,nerde o günler ....